• Aralık Ayı Kahve Kulübü Toplu Alım Organizasyonu
    Sevgili Ziyaretçi Aralık ayı Kahve Kulübü ortak alım firması sizlerin oyları ile Coffee Nutz olarak seçildi. Bu konudan Aralık ayı toplu alımı ile ilgili gelişmeleri öğrenebilirsin. Kahve Kulübü toplu alımı ve kulüp ile ilgili gelişmelerden, özel indirimlerden, yayınlardan hızlı bir şekilde haberdar olmak için buradan Whatsapp Kanalına katılmayı, Instagram ve Twitter adreslerinden bizi takip etmeyi unutmayın.
  • Telefon numaranızı paylaşmadan Kahve Kulübü duyurularından, güncel indirim ve kampanyalardan haberdar olmak istiyorsanız Bu Linke tıklayarak Kahve Kulübü Whatsapp Kanalını takip edebilirsiniz.

Sıkça Sorulan Sorular - Bölüm 2 - V60'ta Kahve Reçetesi Nasıl Hazırlanır?

orkunustel

Üye
Konum
İstanbul
İsim
Orkun Üstel
Selamlar herkese,

Sıkça Sorulan Sorular serisinin ikinci bölümünde reçete hazırlamayla ilgili birbiriyle bağlantılı bir çok soru aldığım için, V60'ta kahve reçetesini nasıl hazırladığımı paylaştım. Bir önceki bölüme göre teknik yoğunluğu olmayan fakat reçete hazırlığının önemli noktalarına değindiğim bir video oldu. Umuyorum reçete hazırlığı konusunda merakı olan herkese yardımcı olur. Videoyla ilgili sorularınızı, reçete hazırlamayla ilgili daha da detaya inen sorularınız varsa buradan ya da yorum sekmesinden yazabilir, mesaj da atabilirsiniz. İlerleyen bölümler için sorularınız varsa yine bu konu başlığı altına ya da mesaj bölümünden yazabilirsiniz.

Keyifli seyirler diliyorum!

 
Çok aydınlatıcı bir video olmuş teşekkürler 😊 Kahvenin işleme yöntemine ve kavrulma profiline göre çeşitli başlangıç reçeteleri oluşturulabilir mi?
 
Açıkcası bu video serisi şimdiye kadarki iki videosuyla bile V60 kullanıcıları için merak edilen bir çok sorunun toplu olarak cevabının bulunabileceği bir seri olmuş, her video bir sonraki için heyecanlandırıyor, çok başarılı 👌🏻
 
Çok aydınlatıcı bir video olmuş teşekkürler 😊 Kahvenin işleme yöntemine ve kavrulma profiline göre çeşitli başlangıç reçeteleri oluşturulabilir mi?
İşleme yöntemine göre, Natural kahveler için toz partikül üretme eğiliminde olduğu için daha kalın öğütmek gerekir diyen büyük bir kesim var. Ben Natural, Bal, Yıkanmış türlerinin öğütmeleri arasında ciddi bir elek testi yapmadım bilmiyorum.

Kavurma profillerine göre şunu söyleyebilirim, eğer daha önceki denemelerinizden bir kavurucunun bir kahvesinin başka bir denediğiniz kahveye göre nispeten daha koyu profili olduğuna ya da nispeten daha açık profili olduğuna eminseniz, kavurma profiline göre başlangıç referansları ayarlayabilirsiniz.

Daha açık kavurmalar için 94-96-97 derece arası sıcaklıklar, daha uzun kahve-su temas süreleri, daha çok ajitasyon için neyi yapıyorsanız o yöntemler. (Çoklu döküş, karıştırma, spin vb.)

Daha koyu kavurmalar için 85-90 derece arası sıcaklıklar, çok daha kısa kahve-su temas süreleri, olabildiğince az ajitasyon.

Fakat denemeden bir kahvenin görece koyu görece açık olup olmadığını eğer kavurma renk okuyucu cihaz (agtron, lighttells vb.) yoksa anlamak zor. O sebeple deneyip bildiğiniz kahveler için görece koyu olanlara bahsettiğim yöntemlerden seçerek deneyebilirsiniz. Açık olanlara da diğer önerdiğimi deneyebilirsiniz. ✌️
 
Verdiğiniz değerli bilgiler için teşekkürler emeğinize sağlık.
Genelde 4 basamaklı döküş tercih ediyorsunuz bunu tercih etmenizin sebebi nedir acaba. Çünkü tek basamaklı veya 2 basamaklı döküş yapanda var 5 yapanda. Basamak sayısını neye göre belirlemeliyiz.?
Ben teşekkür ederim. 🙏

Genel olarak 4 basamaklı döküş yapmamın esas sebebi yatak kenarlarına yapışan kalın partikülleri kolayca yatağa geri yerleştirebilmek ve daha düzgün bir su kahve teması elde edebilmek için, çok fazla partikülün yataktan ayrılmasına mümkün mertebe engel olmak.

Aslında her stilin kendi içerisinde hem faydası hem eksileri var. Eksileri hangi stili seçiyorsanız o sistem içerisinde giderebiliyorsunuz ve fincana eksileri yansıtmayabiliyorsunuz.

Örnek olarak dört basamaklı döküşte kahve üstündeki su kütlesi hep az olduğu için iki basamaklı döküşe göre kahve üstündeki su nispeten daha kolay soğuyor. Fakat bir yandan döküş şiddetiyle yatağı daha çok ajite ettiğiniz için öğütme ve su sıcaklığınız da verim alacağınız değerlerdeyse, suyun soğuma ihtimalinin biraz daha yüksek olması kahvenizi iyi çıkartmaya engel olmuyor.

Kısaca, ana hedefiniz kolayca iyi kahve edebilmek olmalı, bu hedefe göre kaç basamaklı demleyeceğinizi seçmek sizlere kalmış. ✌️
 
İşleme yöntemine göre, Natural kahveler için toz partikül üretme eğiliminde olduğu için daha kalın öğütmek gerekir diyen büyük bir kesim var. Ben Natural, Bal, Yıkanmış türlerinin öğütmeleri arasında ciddi bir elek testi yapmadım bilmiyorum.

Kavurma profillerine göre şunu söyleyebilirim, eğer daha önceki denemelerinizden bir kavurucunun bir kahvesinin başka bir denediğiniz kahveye göre nispeten daha koyu profili olduğuna ya da nispeten daha açık profili olduğuna eminseniz, kavurma profiline göre başlangıç referansları ayarlayabilirsiniz.

Daha açık kavurmalar için 94-96-97 derece arası sıcaklıklar, daha uzun kahve-su temas süreleri, daha çok ajitasyon için neyi yapıyorsanız o yöntemler. (Çoklu döküş, karıştırma, spin vb.)

Daha koyu kavurmalar için 85-90 derece arası sıcaklıklar, çok daha kısa kahve-su temas süreleri, olabildiğince az ajitasyon.

Fakat denemeden bir kahvenin görece koyu görece açık olup olmadığını eğer kavurma renk okuyucu cihaz (agtron, lighttells vb.) yoksa anlamak zor. O sebeple deneyip bildiğiniz kahveler için görece koyu olanlara bahsettiğim yöntemlerden seçerek deneyebilirsiniz. Açık olanlara da diğer önerdiğimi deneyebilirsiniz. ✌️

Bu temas süresi benim tam sormak istediğim soruydu. Yalnız yine de kafam karışık. Bazen asidik kahvelerin daha koyu kavrulmuş olduğunu görüyorum alıştığımıza göre. Mesela evdeki iki farklı ruanda kahvesi daha koyu bir kavrum. Ve sanırım şunu söyleyebilirim ki su, koyu kavrum kahvenin içinden çok daha hızlı geçiyor. Benim düşündüğüm şuydu. Su koyu kavrum kahvenin içinden hızlıca geçip sadece acı tatların fincana geçmesine neden olur mu? Temas süresini yükseltmek daha kompleks tatların da fincana yansımasını sağlar mı? Mesela cafec filtrelere bakarsak da th-2nin yani en yavaş filtrenin dark roast olarak adlandırıldığını görüyoruz. Bu yüzden emin değilim.
 
Son düzenleme:
Kağıdınızı ıslatırken ayrı bir kap kullanıyorsunuz. Normalde de serverınızı ısıtmıyor musunuz yoksa videoda uğraşmamak adına mı böyle tercih ettiniz?
 
Bu temas süresi benim tam sormak istediğim soruydu. Yalnız yine de kafam karışık. Bazen asidik kahvelerin daha koyu kavrulmuş olduğunu görüyorum alıştığımıza göre. Mesela evdeki iki farklı ruanda kahvesi daha koyu bir kavrum. Ve sanırım şunu söyleyebilirim ki su, koyu kavrum kahvenin içinden çok daha hızlı geçiyor. Benim düşündüğüm şuydu. Su koyu kavrum kahvenin içinden hızlıca geçip sadece acı tatların fincana geçmesine neden olur mu? Temas süresini yükseltmek daha kompleks tatların da fincana yansımasını sağlar mı? Mesela cafec filtrelere bakarsak da th-2nin yani en yavaş filtrenin dark roast olarak adlandırıldığını görüyoruz. Bu yüzden emin değilim.
Çok güzel soru ve aklınıza takılan konular.

Bir kahvenin renginin koyu ya da açık gözüküyor olması, o kahve hakkında gerçekten görece daha açık ya da koyu olduğu anlamına tam olarak gelmeyebilir. Bunun için renk ölçümü yapmak nispeten geçerli sonucu verecektir, bu da kavurmahanelere özel bir durum (çok pahalı cihazlar çünkü). Klasik tambur kavurucularda genel olarak ağırlıkta kondüksiyonel ısı transferi gerçekleştiği için kahvenin dış çeperi daha kolay kavrulabilirken, içi daha zor kavrulabiliyor. Bu tabi ki çok kabataslak bir genelleme, her makine her kahve için aynı şeyler geçerli değil. Fakat bahsettiğiniz koyu gözüken kahvenin asidik olmasının sebebinin bu olma ihtimali var. Başka bir ihtimal elinizdeki su o kahveyi nispeten az çözdüğü için şekeri kolay çözemiyorsa eğer asidik fincan elde etmiş olma ihtimaliniz de var.

Koyu kavrulmuş kahvelerden su daha kolay geçer çünkü koyu kavrulan kahve daha kolay çözünür. Suya direnci az olur bundan dolayı. Koyu kavurmaya göre uzun demlenme süresi tanırsanız, evet acılaşma ihtimali artar. Kavurma profiline göre acılıktan ziyade tatlılık da çok yoğun artabilir. Profiline göre değişir. Temas süresini yükseltmek ya da azaltmak dediğimiz kavramlar kahveden kahveye süre bakımından değişkenlik gösterecektir. Örnek olarak kabaca orta koyu kavrulmuş diyebileceğimiz bir kahvede 15 gramına temas süresi 2 dakika 5 saniye uzun da gelebilir. 1.50 saniye kısa gelebilir. Nordik stili açık kavrulmuş bir 15 gram kahveye 2 dakika 45 saniye kısa 3 dakika 45 saniye uzun da gelebilir. Tabi ki bunlar sadece örnek, kahveden kahveye çok fazla değişken var genellersek hata yapmış oluruz.

Bu doğrultuda hedef ne olmalı? Hızlı bilgi: Lezzet veren asitler (sitrik, malik vb) daha kolay çözünür, şeker (sükroz) ve gövdeyi ve de acılığı sağlayan asitler ve yağlar (Klorojenik, kinik asitler, lipid vb) daha zor çözünür. Koyu kavrulmuş bir kahvede kolay acılığın çıkması tam bu sebepten işte. Azıcık uzun demlerseniz gövdeyi sağlayan maddeler fazla miktarda çözünerek fincana acılık olarak yansıyor. Ya da tam tersi açık kavrulmuş kahvelerde tatlılık azsa da sebep bundan dolayı. Bu bilgilere göre elde ettiğiniz tatları yorumlayıp süreyi kısaltmayı ya da arttırmayı, ajitasyonu azaltmayı ya da arttırmayı ayarlayabilirsiniz.

Cafec filtrelerden TH2'yi hiç koyu kavurma kahvede denemedim ama açık kavrulmuş bir kahvede bayağı keyifli bir gövde ve bitiş sağladı. Yani Cafec TH2'nin filtre yapısı üzerinden bir demleme çıkarımı yapmak çok sağlıklı olmayabilir.

Umarım yardımcı olabilmişimdir. :)
 
Çok güzel soru ve aklınıza takılan konular.

Bir kahvenin renginin koyu ya da açık gözüküyor olması, o kahve hakkında gerçekten görece daha açık ya da koyu olduğu anlamına tam olarak gelmeyebilir. Bunun için renk ölçümü yapmak nispeten geçerli sonucu verecektir, bu da kavurmahanelere özel bir durum (çok pahalı cihazlar çünkü). Klasik tambur kavurucularda genel olarak ağırlıkta kondüksiyonel ısı transferi gerçekleştiği için kahvenin dış çeperi daha kolay kavrulabilirken, içi daha zor kavrulabiliyor. Bu tabi ki çok kabataslak bir genelleme, her makine her kahve için aynı şeyler geçerli değil. Fakat bahsettiğiniz koyu gözüken kahvenin asidik olmasının sebebinin bu olma ihtimali var. Başka bir ihtimal elinizdeki su o kahveyi nispeten az çözdüğü için şekeri kolay çözemiyorsa eğer asidik fincan elde etmiş olma ihtimaliniz de var.

Koyu kavrulmuş kahvelerden su daha kolay geçer çünkü koyu kavrulan kahve daha kolay çözünür. Suya direnci az olur bundan dolayı. Koyu kavurmaya göre uzun demlenme süresi tanırsanız, evet acılaşma ihtimali artar. Kavurma profiline göre acılıktan ziyade tatlılık da çok yoğun artabilir. Profiline göre değişir. Temas süresini yükseltmek ya da azaltmak dediğimiz kavramlar kahveden kahveye süre bakımından değişkenlik gösterecektir. Örnek olarak kabaca orta koyu kavrulmuş diyebileceğimiz bir kahvede 15 gramına temas süresi 2 dakika 5 saniye uzun da gelebilir. 1.50 saniye kısa gelebilir. Nordik stili açık kavrulmuş bir 15 gram kahveye 2 dakika 45 saniye kısa 3 dakika 45 saniye uzun da gelebilir. Tabi ki bunlar sadece örnek, kahveden kahveye çok fazla değişken var genellersek hata yapmış oluruz.

Bu doğrultuda hedef ne olmalı? Hızlı bilgi: Lezzet veren asitler (sitrik, malik vb) daha kolay çözünür, şeker (sükroz) ve gövdeyi ve de acılığı sağlayan asitler ve yağlar (Klorojenik, kinik asitler, lipid vb) daha zor çözünür. Koyu kavrulmuş bir kahvede kolay acılığın çıkması tam bu sebepten işte. Azıcık uzun demlerseniz gövdeyi sağlayan maddeler fazla miktarda çözünerek fincana acılık olarak yansıyor. Ya da tam tersi açık kavrulmuş kahvelerde tatlılık azsa da sebep bundan dolayı. Bu bilgilere göre elde ettiğiniz tatları yorumlayıp süreyi kısaltmayı ya da arttırmayı, ajitasyonu azaltmayı ya da arttırmayı ayarlayabilirsiniz.

Cafec filtrelerden TH2'yi hiç koyu kavurma kahvede denemedim ama açık kavrulmuş bir kahvede bayağı keyifli bir gövde ve bitiş sağladı. Yani Cafec TH2'nin filtre yapısı üzerinden bir demleme çıkarımı yapmak çok sağlıklı olmayabilir.

Umarım yardımcı olabilmişimdir. :)

Evet oldukça yardımcı oldunuz, detaylı açıklama için teşekkürler. Ben çekirdeğin nispeten koyu kavrum olup olmadığını en çok değirmende zorlayıp zorlamamasına göre anlıyorum.

Sizin bu açıklamanızı görmeden önce de Incommon - Ruanda Nyabumera'yı hangi tarifle demlesem diye düşünüyordum ki Kasuya'yı gördüm. Aylardır o metodu denemiyordum ama bu kahveye mükemmel oldu. Acılık yok, tatlılık yüksek, asidite belirgin. Bu kahvede aldığım en iyi netice bu oldu. Bu metod suyun kahveyle temasını oldukça azalttığı için bu sonucu aldım sanırım.

Tekrar teşekkürler.
 
Evet oldukça yardımcı oldunuz, detaylı açıklama için teşekkürler. Ben çekirdeğin nispeten koyu kavrum olup olmadığını en çok değirmende zorlayıp zorlamamasına göre anlıyorum.

Sizin bu açıklamanızı görmeden önce de Incommon - Ruanda Nyabumera'yı hangi tarifle demlesem diye düşünüyordum ki Kasuya'yı gördüm. Aylardır o metodu denemiyordum ama bu kahveye mükemmel oldu. Acılık yok, tatlılık yüksek, asidite belirgin. Bu kahvede aldığım en iyi netice bu oldu. Bu metod suyun kahveyle temasını oldukça azalttığı için bu sonucu aldım sanırım.

Tekrar teşekkürler.
Metodda 20-300, beş basamak, French Press civarı kalın öğütme, 3 dakika civarı demleme vardı yanlış hatırlamıyorsam. Aslında kalın öğütme olduğu için teması azaltıyor gibi gözükse de, süreyle bu denge tutturuluyor. Tam olarak temas azaltma demeyelim de, reçetenin tüm parametrelerinin bu kahve özelinde de verim sağlamış olması daha mümkün.

Ek olarak, ince öğütmenin suyla teması konusunda bir handikapı da var aynı zamanda. İnce öğütülmüş kahveyi yatakta partikül dağılımını iyi sağlayamama durumu olursa, yatak içerisinde topaklanma vb bir durum varsa kanallama olabiliyor, süre uzun gözüksede su tüm kahveyle temas edemeyebiliyor.
 
Evet oldukça yardımcı oldunuz, detaylı açıklama için teşekkürler. Ben çekirdeğin nispeten koyu kavrum olup olmadığını en çok değirmende zorlayıp zorlamamasına göre anlıyorum.

Sizin bu açıklamanızı görmeden önce de Incommon - Ruanda Nyabumera'yı hangi tarifle demlesem diye düşünüyordum ki Kasuya'yı gördüm. Aylardır o metodu denemiyordum ama bu kahveye mükemmel oldu. Acılık yok, tatlılık yüksek, asidite belirgin. Bu kahvede aldığım en iyi netice bu oldu. Bu metod suyun kahveyle temasını oldukça azalttığı için bu sonucu aldım sanırım.

Tekrar teşekkürler.
Kasuya metodunu daha kalın öğüterek normal v60 da mı demlediniz? Bu metodu ben de denemek istemiştim lakin kasuya dripper ım olmadığı için vazgeçmiştim.
 
Kasuya metodunu daha kalın öğüterek normal v60 da mı demlediniz? Bu metodu ben de denemek istemiştim lakin kasuya dripper ım olmadığı için vazgeçmiştim.
Sorunuz @nuclearmoonrise ’a olsa da, ufak bir ekleme yapmak istedim yardımcı olabilmek adına. Metodu pekala Kasuya V60 modeli olmadan yapabilirsiniz. Yanlış hatırlamıyorsam zaten 2016 WBrC’de Tetsu Kasuya metodu standart V60’da kullanmıştı. Gönül rahatlığıyla deneyebilir, bazı kahvelerde de özellikle belirgin farklar, iyi sonuçlar alabilirsiniz.
 
@orkunustel

Orkun bey, güzel bir yeni video için teşekkürler. Açıkçası bu videonuzu ben bir önceki pazar günü bekliyordum. ilk videonuzundan,oldukça keyif alınca bir beklenti oluşturdunuz pazar günleri için bende. Seri için bir düzen sıklık planınız var mı? Her hafta yada iki haftada bir şeklinde. Ona göre bazı pazarlar boş bir beklenti içerisinde girmeyim. :giggle:

Bir diğer sorum ise videoda ki demleme parametrelerinin değişimi üzerine olacak. Öğütme boyutu ve demleme süresi tek başlarına demlemeyi oldukça değiştiren parametreler. Videoda ki demlemeleriniz de, öğütme boyutu ile birlikte toplam süreyi de değiştiriyorsunuz. Zaten bu V60 için doğal bir süreç oluyor. Ben demlemelerimde öğütme boyutunu değiştirme kararı alırsam, döküşüde toplam süre aynı olacak şekilde ayarlama eğilimi içerisindeyim. Tabiki V60 için toplam süreyi sabit tutmak uğraştırıcı, zor bazen ise imkansız. Ama öğütme boyutu ile süre de değişince bir şeylerin kontrolümden çıkacağı hissiyatı var. Her zaman mümkün olan tek bir parametreyi değiştirme dürtüsü, adım adım ilerleme eğilimi içerisindeyim demlemelerimde. Bu noktada kişisel demleme adımlarım ile sizin videonuz da gördüğüm öğütme boyutu için yaklaşımınızın farklı olduğunu hissettim. Anlatmaya çalıştığım bu durum ve farklılık ile ilgili bir düşünceniz veya tavsiyeniz var mıdır?
 
@orkunustel

Orkun bey, güzel bir yeni video için teşekkürler. Açıkçası bu videonuzu ben bir önceki pazar günü bekliyordum. ilk videonuzundan,oldukça keyif alınca bir beklenti oluşturdunuz pazar günleri için bende. Seri için bir düzen sıklık planınız var mı? Her hafta yada iki haftada bir şeklinde. Ona göre bazı pazarlar boş bir beklenti içerisinde girmeyim. :giggle:

Bir diğer sorum ise videoda ki demleme parametrelerinin değişimi üzerine olacak. Öğütme boyutu ve demleme süresi tek başlarına demlemeyi oldukça değiştiren parametreler. Videoda ki demlemeleriniz de, öğütme boyutu ile birlikte toplam süreyi de değiştiriyorsunuz. Zaten bu V60 için doğal bir süreç oluyor. Ben demlemelerimde öğütme boyutunu değiştirme kararı alırsam, döküşüde toplam süre aynı olacak şekilde ayarlama eğilimi içerisindeyim. Tabiki V60 için toplam süreyi sabit tutmak uğraştırıcı, zor bazen ise imkansız. Ama öğütme boyutu ile süre de değişince bir şeylerin kontrolümden çıkacağı hissiyatı var. Her zaman mümkün olan tek bir parametreyi değiştirme dürtüsü, adım adım ilerleme eğilimi içerisindeyim demlemelerimde. Bu noktada kişisel demleme adımlarım ile sizin videonuz da gördüğüm öğütme boyutu için yaklaşımınızın farklı olduğunu hissettim. Anlatmaya çalıştığım bu durum ve farklılık ile ilgili bir düşünceniz veya tavsiyeniz var mıdır?
Desteğiniz, beğeniniz için çok teşekkür ederim öncelikle. 🙏

Her hafta S.S.S. Bölümleri olmayacak ne yazık ki, şu sıra iş yoğunluğum ve şehir dışı iş seyahatlerim fazla, bundan dolayı düzgün bir içerik ve video çıkarabilmek adına nişanlımla (çekim, kurgu ve düzenleme kendisi yapıyor) ben mümkün mertebe en sakin zamanlarımızı denk getirmeye çalışıyoruz. Önümüzdeki hafta 2018 Türkiye Barista Şampiyonu arkadaşım Pınar Mısırdal Aktepe ile yaptığımız söyleşi videosu Talks with Coffee People serisi altında çıkacak. Bu seri ilginizi çekiyorsa izlemediyseniz eğer tavsiye ederim, çok uzun videolarda olsa dünya çapında sektörden tanıdığım kaliteli tarladan fincana emek veren profesyonellerle yaptığım söyleşi serisi.

Bu seri iki basamaktan oluşuyor, ilk altı videoda çiftçi, ihracatçı, ithalatçı ve head of coffee (baş kahveci?), kavurucu, barista, ev baristası sıralaması var. İkinci basamakta çiftçi, kavurucu ve barista var. İkinci basamakta çiftçi bölümünde arkadaşım Jose ricamı kırmayarak canlı yayında tüm tarlayı gösterip tüm üretim sürecini göstererek anlattı. Özellikle bu bölüm çıktığında da izlemenizi tavsiye ederim.

S.S.S.’in yeni bölümü ön demleme denemeleri üzerine olacak, bir önceki konu başlığı altında kuş yuvasıyla normal ön demleme arası farklar hem forumdan hem özelden de soruldu, çok güzel bir konu. Kuş yuvası tekniğini ben hiç denememiştim, ön yargısız test yapmak adına ilk kez videoda deneyeceğim bu tekniği ve öyle karşılaştıracağım. Sanıyorum bir aksilik çıkmazsa iki hafta sonra yayında olabilir.

Teknik sorunuz ve deneyim paylaşımınız için de teşekkür ederim, güzel soru ve yerinde güzel deneyimler. Süre ve demlemeyi birbiriyle bağlantılı ya da bağlantısız bırakmam ilk denemede kahveden elde ettiğim tattan, bir sonraki denemedeki iyi tada götürebilecek ihtiyacım olan parametreleri düşünüp seçmeme göre ilerledi. Yani videodaki süreç sadece o an kullandığım deneme profili olan Kenya’ya göre ve elimdeki suya göre aldığım reaktif kararlardan oluştu. Her kahvede ilk denemelerdeki deneyimimden yola çıkarak aldığım reaktif kararlar kahvenin ihtiyacına göre değişebiliyor. Sizin gibi de yapıyorum, videodaki gibi de ilerliyorum. Kahveden ilk denemelerden elde ettiğim tat sonucuna bağlı olarak değişiyor.

Bunların dışında parametrelerle tek tek oynamak video sonunda özellikle benim de belirttiğim birşey. Tek parametre öncelikli değişim kararı kesinlikle yerinde. Kesinlikle faydalı olacağına inandığım bir durum.

Uzun laflarımın özeti :)

Yaptığımla yaptıklarınızın farklılığı sadece o videodaki kahveye özel ilk iki denemede elde ettiğim tatlara bağlı olarak verdiğim kararlar, genel olarak sizinle birebir aynı fikirdeyim aslen. 👍
 
Merhaba, ben çoğunlukla aeropress'te bazen ise v60 demlemelerimde bir odunsuluk ile karşılaşıyorum. Bu kahveye bağlı değil sanırım. Çok alakasız bir kahvede bile o tat çıkabiliyor. Odunsu tat neyden kaylanıyor olabilir. Fazla çözünmüş olmasından mı kaynaklıdır az çözünme mi? Ya da kullanılan sıcaklıkla mı (aeropress'te 85 derece civarı kullandığımdan bu da bir olasılık gibi geldi)
 
Geri
Üst