• Ekim Ayı Kahve Kulübü Toplu Alım Organizasyonu
    Sevgili Ziyaretçi Ekim ayı Kahve Kulübü ortak alım firması sizlerin oyları ile Coffee Department olarak seçildi. Bu konudan Ekim ayı toplu alımı ile ilgili gelişmeleri öğrenebilirsin. Kahve Kulübü toplu alımı ve kulüp ile ilgili gelişmelerden, özel indirimlerden, yayınlardan hızlı bir şekilde haberdar olmak için buradan Whatsapp Kanalına katılmayı, Instagram ve Twitter adreslerinden bizi takip etmeyi unutmayın.
  • Telefon numaranızı paylaşmadan Kahve Kulübü duyurularından, güncel indirim ve kampanyalardan haberdar olmak istiyorsanız Bu Linke tıklayarak Kahve Kulübü Whatsapp Kanalını takip edebilirsiniz.

Şu an ne dinliyorsun?

jackjoker

Üye
Konum
Turkey
Daha fazla  
Ekipmanlar
Delter Coffee Press, Aeropress, Comandante c40, V60, Konchero, Hario Tarti
evet @Sensei ve @Ceren Aksu paylaşımları sonucu, benimde müziğe olan ilgimin de eseri olarak , bizim 2002 den beri geleneksel olarak ( benim diğer forumda ki cursedhardware ) olan başlığı burada da uyarlamak istedim.
eminim kahve sever insanların müzik zevkleri de birbirine yakındır.
açılışı ben yapayım.

Ballad Of A Thin Man by Richard Hawley
 
Son düzenleme:
oldum olası etnik müzikleri severim.
özellikle Nord Mitolojisi ve Paganizm en ilgi duyduğum konulardandır.
Bunlar konusu geçiyorsa Alman Faun dan bahsetmek olmaz.
Kendileri Folk Nord Rock yapan ve Paganizm dahil Nord Mitolojisini şarkılarında şiirlerle sunan bir grup.
Şarkılarında ana dil Almanca olsa da bazı şarkıları İspanyolca veya Latince de olabiliyor.
Şimdi paylaşacağım bir şarkı Tinta.

si la mar fuera de tinta y el cielo fuera papel,
no se podría escribir lo mucho que es mi querer.

Deniz mürekkep ve gökyüzü kağıt olsaydı,
Aşkımın ne kadar derin olduğunu yazamazsın.

FAUN - Tinta (live at castlefest 2014)
 
hello darkness, my old friend, i've come to talk with you again diyorum ve kahveye en yakışan eserlerden biri olan,

Disturbed - The Sound Of Silence


Oo Disturbed, yok mu bi Down with the Sickness’ımız yahu 😄 Ortaokuldayken ilk dinlediğim metal gruplarındandı Megadeth ile birlikte. Hatta ilkdinlediğim şarkıları Remember idi. Eski albümlerinin sound’unu günahım kadar sevmem ama çocukluğumu hatırlattığı için yeri var ☺
 
sizi Eivør Pálsdóttir ile tanıştırıyım. Faroe Adalarından gelen bir ses. İskandinav müzikleri nasıl olur? sorusuna cevap teşkil eden bir sestir. Kendisinin bir Şaman olduğuna inanıyorum. Şimdi dinlediğim şarkıda ne demek istediğimi daha iyi anlayacak ve sesinin büyüsünü yaşayacaksınız.
ayrıca onların müzik kültürlerine de hayranım. neden mi?
kendiniz cevap bulabilirsiniz

Eivør Pálsdóttir framfører sin egen sang «Tròdlabùndin»
 
İskandinav demişken ben de sizi bir melekle tanıştırayım, Kari Rueslåtten


 
Geç saatlerde dinlemeyi çok sevdiğim, isminin hakkını vererek ürpertici atmosfer yaratan bir şarkı paylaşayım. Herkese iyi geceler.

Agitation Free - Haunted Island

 
biri iskandinav mı dedi ;)

 
Geçenlerde throat singing ile alakalı bir şeylere bakarken keşfetmiştim ben de The Hu'yu. Wolf Totem de baya gaz 😃
Kaydını mix'ini kim yaptıysa sound da acaip iyi, yıkılıyor.

the hu, hanggai (aslında çin menşeyli olmalarına rağmen) ile birlikte moğol rockda, bilhassa dediğiniz gibi throat singing hususunda epey başarılılar. kaptırdın mı güzel gidiyor.
 
iki kahve üst üste içtim.
ikinci kahvemi ise bu şarkıyla
yine, yeniden,
Eivør Pálsdóttir
First single from the album Bridges. Release: 27/02/2015
 
Şu an ofiste elimde iş olmamasından ve odamda akustik yalıtım olmasının verdiği yetkiye dayanarak danalar gibi Meshuggah dinliyorum. En sevdiğim müzik topluluklarından biri. Üniversite 1'deyken aynı zamanda bölüm başkanı olan hocamızın bir derste bu gruptan bahsetmesi üzerine haberdar olmuştum. Poliritim, polimeter gibi parametreleri çok yoğun ve kompleks bir şekilde kullanıyorlar müziklerinde, beni müziklerine en çok çeken öğeler bunlar zaten 💜 Öğrenciyken yaz tatillerimde sevdiğim parçalarının sheet'lerini bulup analizlerini yapmaya çalışırdım 😅 Progresif ve avantgarde tarafları sevenler mutlaka göz atsın derim.

En sevdiğim albümleri Chaosphere ve Nothing, ama malesef bu albümler sound anlamında overcompressed, dinamik alan biraz ölü durumda. Fakat daha güncel albümlere baktığımızda (Violent Sleep of Reason albümleri gibi) daha toparlamış durumda, sound kulağıma daha çok hitap ediyor. Ama kompozisyon anlamında eski albümlerini mumla arıyorum ne yalan söyleyeyim.

Şu an bu şarkılarını dinliyorum




Ama ilk dinlediğim şarkıları bu idi, o yüzden bir farklı seviyorum bu şarkıyı
 


bazen bir meleğim,
bazen şeytan.
bu dayanılası değil.
kalbimi tanıyamıyorum;
nağmeleri değişip durmakta.
gözyaşlarım çeşm-i siyâh.
bu şarkılar sesimi titretiyor.
benim için söylenmemişler,
ama beni sarıp sarmalıyorlar.
bir de bana söylenselerdi...
sizi seviyorum karanlık düşlerim;
duvarlar arasında gördüğüm.
hiç olmazsa siz mahpus değilsiniz.
 
harika bir şarkıyla devam

yine Faun dan yine bir folk şarkısı.

FAUN "Tanz mit mir" (Duett mit Santiano)
 
Geri
Üst